Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
dig Dinle! {dıg}
  • [N] kazı, kazma, dürtme, iğneleme, taş, lojman, yurt
  • [V] kazmak, çukur kazmak, bellemek, hafriyat yapmak, deşmek, incelemek, dürtmek, mahmuzlamak, anlamak, hoşlanmak, göz atmak, araştırmak, yemeğe girişmek, ineklemek, harıl harıl çalışmak
dig f. {dug, digging} kazmak, toprağı bellemek: kazı yapmak, hafriyat yapmak; dürtmek; {k}.dili üzerinde düşünmek, kafa yormak: {A.B.D}. argo anlamak, beğenmek; {mak}. derin kesmek. dig in {ask}. siper kazıp mevzi almak; kalmak niyetiyle yerleşmek. dig into çok çalışmak. dig out kazıp çıkarmak: ayrıntılarıyla incelemek. dig up kazıp çıkarmak: kazıp belleyerek toprağı havalandırmak.
dig i. hafriyat, kazı; {k}.dili iğneli söz, kinaye, dokunaklı söz. digs

i. {çoğ}., {ing}., {k}.dili pansiyon. take a dig at somebody yapmacık bir nezaketle başkasının kusurunu yüzüne vurmak.
dig dig dîg Fiil (D) dug, digging * kazmak, bellemek. * kazı yapmak. * dürtmek. slang * beğenmek, hoşlanmak. slang * -den anlamak. İsim * {arkeolojik} kazı. * iğneli söz, taş.
dig {dug, digging} kazmak, toprağı bellemek: kazı yapm