Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
count Dinle! {kaʋnt}
  • [N] hesap, sayma, sayı, hesap: hesaba katma, önemseme, dava maddesi, iddialar, kont
  • [V] saymak, hesap: hesaba katmak, varsaymak, addetmek, sayı saymak, sayılmak, önemi olmak
count i.
1. sayma, sayım.
2. huk. {dava dilekçesi veya iddianamede sayılan} suçlama.
count f.
1. sayı saymak: Do you know how to count? Saymayı biliyor musun? She can only count from one to ten. Ancak birden ona kadar sayabiliyor.
2. saymak, sayısını bulmak: I counted twenty people. Yirmi kişiyi saydım. Count the money now! Parayı şimdi say!
3. saymak, addetmek: They count themselves lucky. Kendilerini şanslı sayıyorlar. I count her among the greatest. Onu en büyüklerden biri sayıyorum.
4. önemli olmak: My opinion doesn´t count for much around here. Sözüm burada pek kale alınmıyor. That´s what really counts! Esas önemli olan o!
count i. kont.
count i. kont.

Türkçe » İngilizce Yukarı
count count

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
count one's beads
  • [V] tespih çekmek
not to count
  • [V] saymamak
count down Dinle!
  • [V] saymak, geriye saymak
count in
  • [V] dahil etmek, saymak
count off
  • [V] numaralamak, saymak
count off by twos
  • [V] ikişer ikişer saymak
count on
  • [V] güvenmek
count oneself
  • [V] kendini saymak
count out
  • [V] birer birer saymak, katmamak, dahil etmemek, saymamak, sayışmak, nakavt sayımı yapmak, yeterli sayı olmadığından oturuma son vermek
count-out {'kaʋnt,aʋt}
  • [N] katılım olmadığından oturuma son verme
count over
  • [V] tekrar saymak
count up
  • [V] hesaplamak, hesap etmek, saymak, toplamını bulmak
re-count {ri:'kaʋnt}
  • [V] yeniden saymak
blood count kan sayımı.
body count ask. ölü sayısı.
Column Count Sütun Sayısı
Count By ...er ...er say
Count By Sayı Aralığı
count down geriye doğru saymak.
count noses k. dili bir yerde hazır bulunanları saymak.