Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
clean-cut Dinle! {,kli:n'kʌt}
  • [A] açık, kesin, biçimli, pürüzsüz, düzenli, hoş, iç açıcı
clean-cut s. iyi yontulmuş, temiz {iş}; kesin; göze hoş görünen.
clean-cut iyi yontulmuş, temiz {iş}; kesin; göze hoş görünen

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
Could I have a clean ashtray?
  • [PHR] kül: Temiz bir kül tablası alabilir miyim?
a new broom sweeps clean
  • [ID] işbaşına yeni gelen kimse iyi iş görür
clean Dinle! {kli:n}
  • [A] arı, temiz, ak, pak, saf, katışıksız, yazısız, lekesiz, kusursuz, budaksız, ruhsatlı, yasal
  • [ADV] iyice, temiz olarak, tamamen, tümüyle
  • [V] temizlemek, arındırmak, arıtmak, parlatmak, boşaltmak
come clean
  • [ID] itiraf etmek, gerçeği kabul etmek
I clean forgot
  • [PHR] tamamen unuttum
It's not clean enough.
  • [PHR] temiz: Yeterince temiz değil.
keep it clean!
  • [INTRJ] terbiyeli ol!, ağzını topla!
Mr clean
  • [N] dürüst adam, temiz adam
spotlessly clean
  • [A] tertemiz
sweep clean
  • [ID] baştan başa değiştirmek
very clean
  • [A] pırıl pırıl, tertemiz
Would you please clean my watch?
  • [PHR] temizlemek: Saatimi temizler misiniz lütfen?
clean and jerk
  • [N] silkme
clean bill of lading
  • [N] temiz konşimento
clean-bred {'kli:n,bred}
  • [A] safkan, katışıksız
clean down
  • [V] tepeden tırnağa temizlemek, yıkamak, iyice temizlemek
clean gone
  • [PHR] iz bırakmadan gitmiş
clean-handed {,kli:n'hændıd}
  • [A] suçsuz, temiz, temiz elli
clean-limbed Dinle! {'kli:n,lımd}
  • [A] çakı gibi, uzun boylu ve yakışıklı
clean living!
  • [INTRJ] saflığını bozma!, temiz kal!, hep böyle kal!