Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
breed Dinle! {bri:d}
  • [N] cins, soy, nesil, tür
  • [V] doğurmak, çoğalmak, yavrulamak, üretmek, yetiştirmek, çiftleşmek, beslemek
breed f.

i. doğurmak, yavrulamak; çiftleştirmek, üretmek; özel olarak yetiştirmek; sebep olmak, hâsıl etmek, kaynak teşkil etmek; gelişmek; hâsıl olmak; türemek;

i. cins, soy, nesil; çeşit, tip. breeder reactor üretici reaktör.
breed f. {bred}
1. üremek.
2. yetiştirmek.
3. yol açmak, sebep olmak.

i. cins, tür.
breed breed brid Fiil (D) bred * üremek. * yetiştirmek. * yol açmak, sebep olmak. İsim * cins, tür.
breed doğurmak, yavrulamak; çiftleştirmek, üretmek; özel

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
breed bad blood
  • [ID] birbirine düşürmek
What breed is this horse?
  • [PHR] cins: Bu at ne cins?
half-breed Dinle! {'hæfbri:d}
  • [A] melez, kırma
  • [N] melezleme
half-breed s.

i. melez.
half-breed half-breed häf'brid Sıfat, noun * melez.
cross breed melez
half breed melez
improved breed ıslah edilmiş ırk
indigenous breed yerli ırk
breed bad blood birbirine düşürmek
half breed melez, kırma i.
what breed is this horse bu at ne cins
improved breed ıslah edilmiş ırk [tech.]
indigenous breed yerli ırk [tech.]