| 
			
				|  İngilizce » Türkçe  | Yukarı  |  
				| 
							
								| board |  {bɔ:rd} 
 [N] meclis, tahta, mukavva, heyet, pano, daire, ilan tahtası, kara tahta, sörf, sofra, yiyecek içecek, kurul, komisyon, borda[V] tahta döşemek, tahta kaplamak, yiyecek sağlamak {parayla}, binmek, pansiyoner olarak kalmak
 |  |  
								| board | i. 1. kereste, tahta.
 2. satranç v.b. oyun tahtası.
 3. yönetim kurulu.
 4. den. borda.
 
 f.
 1. {vapura/trene/otobüse/uçağa} binmek.
 2. pansiyoner olmak.
 3. den. borda etmek.
 |  |  
								| board | f. tahta döşemek, tahta ile kaplamak; para karşılığında yiyecek içecek temin etmek;    {vapur veya trene} binmek; pansiyoner olmak; denç borda etmek. |  |  
								| board | i kereste, tahta; çoğ., {tiyatro} sahne; oyun tahtası {satranç}; mukavva; masa, sofra; yiyecek, içecek, iaşe; idare heyeti; den. geminin yanı veya bordası; den. volta seyrinde bir rüzgara karşı gidilen yol. above board dürüst, açıkça. across the board herkesi aynı derecede etkileyen {ücret,vergi}. bed and board oda ve yiyecek dahil tam pansiyon. board foot 1 X 1 ayak, 1 inçlik tahta ölçüsü. board of education A.B.D. okullar idare heyeti. go by the board bir kenara atılmak; kaybolmak {fırsat} on board gemide. tread the boards sahneye çıkmak, rol almak. |  |  
								| board | devre kartı; pano |  |  |  
 
				
					|  İngilizce » Türkçe  İlişkili Sonuçlar | Yukarı  |  
					| 
									
									| above-board | {ə'bʌv,bɔ:rd} 
 [A] dürüst, hilesiz, doğru[ADV] dürüst olarak, açıkça, dürüstçe
 |  |  
									| across-the-board | {ə,krɒsðə'bɔ:rd} 
 [A] geniş kapsamlı, kapsamlı, genel
 |  |  
									| across-the-board agreement |  |  |  
									| Board of Admiralty | [NPR] bakanlık: deniz bakanlığı (Brit.)
 |  |  
									| advisory board |  |  |  
									| bed and board |  |  |  
									| back to the drawing board |  |  |  
									| Board of Directors | [N] yönetim kurulu, idare heyeti
 |  |  
									| drafting board | [N] masa: çizim masası, masa: teknik çizim masası
 |  |  
									| draining board | [N] bulaşık suyunun süzüldüğü oluklar, bulaşıklık
 |  |  
									| drawing board | {'drɔ:ıŋbɔ:rd} 
 [N] masa: çizim masası, tahta: resim tahtası, plançete
 |  |  
									| free on board | [N] araçtan teslim, teslim: güvertede teslim, teslim: gemide teslim
 |  |  
									| full board | [N] TP, pansiyon: tam pansiyon
 |  |  
									| go by the board | [ID] denize düşmek, suya düşmek, boşa çıkmak
 |  |  
									| half board | [N] pansiyon: yarım pansiyon {YP}, modifiye edilmiş Amerikan planı {M.A.P.}
 |  |  
									| on board | [ADV] gemide, gemiye, uçağa
 |  |  
									| race relations board | [N] ırkçılıkla mücadele komitesi {İng.}
 |  |  
									| What time do we board? | [PHR] binmek: Ne zaman biniyoruz?
 |  |  
									| Where can I board the ship? | [PHR] binmek: Gemiye nereden binebilirim?
 |  |  
									| board meeting | [N] yönetim kurulu toplantısı
 |  |  |  
 
				
					|  Türkçe » İngilizce  İlişkili Sonuçlar | Yukarı  |  
					|  |  
 |