İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
bird |
{bɜ:rd}
- [N] kuş, kız, mermi: güdümlü mermi
|
|
bird |
{bɜ:rd}
|
colloq. |
bird |
i. kuş. |
|
bird |
i.
f. kuş; hindi gibi hayvanlar; bedmintın oyunundaki top; {argo} herif; yuha çekme;
f. kuş tutmak, avlamak. birdbath
i. kuşların yıkanması için çukur tas. bird cage kuş kafesi. birdcall
i. kuş ıslığı. bird catcher kuş tutan kimse. bird dog. av kopeği. bird fancier kuş meraklısı kuşbaz. bird grass kuş otu. bird in the hand cantada keklik, temin edilen menfaat. birdhouse
i. ağaca asılı tahta kuş yuvası. birdlime
i. ökse, tuzak birdman
i. kuş avcısı, kuşçu; k.dili tayyareci, pilot birds-nest
f. kuş yuvalarını aramak, kuş yumurtalarını çalmak. bird of night baykuş. bird of paradise Yeni Gineye mahsus cennet kuşu. birds of a feather huyları benzer olan kimseler. bird watcher kuş gözlemi yapan kimse. for the birds {argo} değersiz, saçma. give the bird {argo} yuha çekmek, ıslıklamak. old bird ihtiyar kurt tecrübeli kimse. |
|
bird |
bird
bırd
İsim
* kuş. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
Bird Day |
|
|
early bird |
|
|
gay bird |
|
|
give smb. the bird |
- [ID] yuhalamak, ıslıklamak
|
|
old bird |
- [N] deneyimli kimse, ihtiyar kurt
|
|
the bird is flown |
- [ID] ortadan kayboldu, toz oldu, yok oldu
|
|
bird-brained |
{'bɜ:rd,breınd}
|
|
bird life |
- [N] kuş türleri, kuşlar alemi
|
|
bird-nesting |
{'bɜ:rd,nestıŋ}
- [N] kuş yumurtalarını çalma
|
|
bird of passage |
- [N] göçmen kuş, geçici olarak kalan kimse
|
|
bird of prey |
|
|
bird's-eye |
{'bɜ:rdz,aı}
- [A] kuşbakışı
- [N] yavşanotu (bot.), veronika (bot.), ince kıyım tütün, kumaş deseni
|
|
bird's-eye view |
{,bɜ:rdzaı'vju:}
|
|
bird watcher |
{'bɜ:rd,wɒtʃər}
|
|
bird-watching |
{'bɜ:rd,wɒtʃıŋ}
|
|
bird witted |
{'bɜ:rd,wıtıd}
|
|
canary-bird |
{kə'neərı,bɜ:rd}
|
|
cardinal-bird |
|
|
decoy bird |
- [N] çığırtkan, çığırtkan kuş
|
|
dickey-bird |
|
|
|
|