İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
aide-de-camp |
{,eıddə'kæmp}
|
|
aide-de-camp |
i. yaver, emir subayı. |
|
aide-de-camp |
yaver, emir subayı. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
aid-de-camp |
|
|
aide |
{eıd}
- [N] yardımcı, yaver, emir subayı
|
|
aide-memoire |
{,eıdmem'wɑ:r}
- [N] not, hatırlatıcı not, nota (pol.)
|
|
camp bed |
{'kæmpbed}
- [N] yatak: kamp yatağı, karyola: portatif karyola
|
|
camp |
{kæmp}
- [A] kamp, adi, bayağı, gülünç, aşırı, homoseksüel, eşcinsel, yapmacık davranışları olan
- [N] kamp, konak yeri, ordugâh, ortak görüşle bir araya gelen topluluk
- [V] kamp kurmak, kamp yapmak, konaklamak, kampa yerleştirmek, ilgi çekmek için dikkat çekici giyinmek, adileştirmek, bayağılaştırmak
|
|
May we camp out here? |
- [PHR] kamp: Burada kamp yapabilir miyiz?
|
|
camp fever |
{'kæmp,fi:vər}
|
|
camp follower |
{'kæmp,fɒləʋər}
- [N] orduyu takip eden fahişe veya yardakçı, parti taraftarı, sempatizan
|
|
camp girl |
|
|
camp it up |
- [V] kadınsı ve yapmacıklı davranmak {erkek}, bayağı davranmak {erkek}
|
|
camp meeting |
{,kæmp'mi:tıŋ}
- [N] dini toplantı, çadırda veya açık havada yapılan dini toplantı, toplantılar serisi
|
|
concentration camp |
|
|
exterminate camp |
|
|
internment camp |
|
|
labor camp |
|
|
low camp |
|
|
nudist camp |
|
|
prison camp |
- [N] esir kampı, açık cezaevi
|
|
summer camp |
|
|
trailer camp |
|
|
|
|