İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
| agree |
{ə'gri:}
- [V] aynı fikirde olmak, hemfikir olmak, birleşmek, kabul etmek, razı olmak, anlaşmak, kararlaştırmak, uyuşmak, uymak, yaramak, bağdaşmak
|
|
| agree |
f. razı olmak, muvafakat etmek kabul etmek, anlaşmak, uyuşmak; {gram}. uyuşmak. agree to bir konuda mutabık kalmak, anlaşmak, kabul etmek agree with bir kimse ile mutabık kalmak. agreeable
s. hoş, tatlı; münasip, uygun, mutabık, iyi, güzel. agreeableness
i. tatlılık, hoşluk. agreeablly
z. hoş bir şekilde, tatlılıkla. |
|
| agree |
f. 1. razı olmak, rıza göstermek; mutabık olmak. 2. hemfikir olmak. 3. anlaşmak, iyi geçinmek. 4. {bir şey} {başka bir şeye} uymak, {bir şey} {başka bir şeyi} tutmak. 5. uygun olmak, -e göre olmak. |
|
| agree |
a.gree
ıgri'
Fiil
* razı olmak, rıza göstermek; mutabık olmak.
* hemfikir olmak.
* anlaşmak, iyi geçinmek.
* {bir şey} {başka bir şeye} uymak, {bir şey} {başka bir şeyi} tutmak.
* uygun olmak, -e göre olmak. |
|
| agree |
razı olmak, muvafakat etmek kabul etmek, anlaşmak, |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
| agree with |
- [V] aynı görüşte olmak, aynı fikirde olmak, hemfikir olmak, yaramak, iyi gelmek
|
|
| agree on |
1. aynı fikirde olmak. hemfikir olmak. birleşmek. kabul etmek. razı olmak. anlaşmak. kararlaştırmak. uyuşmak. uymak. yaramak. bağdaşmak. |
|
| agree upon |
anlaşma sağla |
|
| agree with |
anlaş |
|
| fail to agree |
anlaşama |
|
| agree strongly |
kesinlikle katılıyorum |
|
| agree strongly |
kesinlikle taraftar |
|
| I Agree |
Kabul Ediyorum |
|
| I agree that |
Kabul ediyorum |
|
| I Do Not Agree |
Kabul Etmiyorum |
|
| Yes, I agree |
Evet, kabul ediyorum |
|
| agree with |
aynı görüşte olmak, aynı fikirde olmak, hemfikir olmak, yaramak, iyi gelmek |
|
|
|