İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
admit |
{əd'mıt}
- [V] kabul etmek, itiraf etmek, almak, içeri almak, meydan vermek
|
|
admit |
f. {
__ted,
__ting} 1. içeri almak, almak; kabul etmek: They won´t admit you. Seni içeri sokmazlar. 2. itiraf etmek. |
|
admit |
kabul etmek, teslim etmek ; içeriye bırakmak, girmesine müsaade etmek: izin vermek, müsaade etmek admit of imkân vermek admittance
i. içeriye kabul; girme müsaadesi , giriş hakkı. No admittance. Girilmez. |
|
admit |
içeri al |
|
admit |
ad.mit
ädmît'
Fiil (D) admitted, admitting
* içeri almak, almak; kabul etmek:
They won't admit you.
Seni içeri sokmazlar.
* itiraf etmek. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
|
|