Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
particular Dinle! {pər'tıkjələr}
  • [A] belli, belirli, özel, özgü, dikkatli, müşkülpesent, titiz, detaylı, ayrıntılı
  • [N] ayrıntı, husus, nokta, özellik, kişisel bilgiler
particular s.

i. belirli, muayyen, özel, hususi, has, mahsus; her bir; zata mahsus, şahsi; dikkate lâyık; titiz, meraklı, dikkatli; ayrıntılı, teferruatlı, etraflı; huk. ferdi, mahalli, kısmi;i. madde, tafsilâtın bir maddesi, husus; çoğ. ayrıntılar, tafsilât. in particular özellikle, bilhassa. particularity

i. hususiyet; husus; titizlik. particularly

z. özellikle, bilhassa, hususi surette; ayrıntılı olarak.
particular s.
1. özel, -e özgü: his particular style onun üslubu.
2. özel, değışik, farklı.
3. özel; dikkate değer; istisnai.
4. titiz, meraklı.

i.
1. madde, husus.
2. çoğ. ayrıntılar.
particular par.tic.u.lar pırtîk'yılır Sıfat * belirli; özel. * -e özgü: his particular style ona özgü biçem. * titiz, meraklı. * ayrıntılı. İsim * madde, husus. Çoğul * ayrıntılar.
particular belirli, muayyen, özel, hususi, has, mahsus; her b