Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
akin Dinle! {ə'kın}
  • [A] akraba, yakın, benzeyen
akin s. benzer, yakın; akraba olan, hısım olan.
akin s. benzer, yakın: Her speech is akin to poetry. Söyledikleri şiire benziyor.
akin benzer
akin a.kin ıkîn' Sıfat * benzer, yakın: Her speech is akin to poetry. Söyledikleri şiire benziyor.

Türkçe » İngilizce Yukarı
akın
  • [N] raid, foray, rush, afflux, exodus, flow, incursion, inflow, influent, influx, inroad, inrush, invasion, irruption, razzia, spate
akın
1. rush, torrential flow.
2. raid.
3. run {of fish}.
4. sudden rush {of people}.

akın akın rushing and surging in crowds.

akın etmek /a/
1. to surge into, rush into.
2. to attack, make a raid on.

akın yapmak sports to rush.
akın * rush, torrential flow. * raid. * run {of fish}. * sudden rush {of people}.
akın foray
akın incursion

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
akin to
  • [A] akraba, benzeyen, yakın
akin to akraba, benzeyen, yakın s.

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
akın eden
  • [A] invasive
akın etmek
  • [V] raid, flock, flood, invade
akın akın * rushing and surging in crowds.
akın etmek * to surge into, rush into. * to attack, make a raid on.
akın yapmak spor * to rush.
akın eden incursive
akın et invade
v.akın et:n.akın raid
n.akın eden:v.akın et:prep.akın ederek raiding
akın akın gitmek flow
akın etmek invade
akın yapmak raid
akın etmek throng
akın eden invasive adj.
akın etmek raid, flock, flood, invade v.