Türkçe » İngilizce |
Yukarı |
tatil |
- [A] vacation, holiday, recessional
- [N] vacation, holiday, stoppage, recess, vac
|
|
tatil |
1. holiday, vacation. 2. long break for a meal: Onun iki saatlik bir öğle tatili var. He has a two-hour lunch break. 3. temporary closure, closing {a place} temporarily. 4. temporary cessation, suspension.
tatil etmek /ı/ 1. to close {a place} temporarily. 2. to suspend, cease {doing something} temporarily.
tatile girmek {for an institution, business} to close down for a vacation.
tatil günü 1. holiday. 2. day off, off day.
tatil köyü holiday village {resort consisting of a group of bungalows or cabins}.
tatil olmak {for an institution, business} to be closed {for a holiday}.
tatil yapmak to take a vacation. |
|
tatil |
* holiday, vacation.
* long break for a meal:
Onun iki saatlik bir öğle tatili var.
He has a two-hour lunch break.
* temporary closure, closing {a place} temporarily.
* temporary cessation, suspension. |
|
tatil |
recess |
|
tatil |
vacation |
|
|
Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
dini tatil günlerini önemseyen kimse |
|
|
dini tatil günü |
|
|
dini tatil günü çalışan kimse |
|
|
dini tatil günü çalışmak |
- [V] sabbath: break the sabbath
|
|
dini tatil günü çalışmamak |
- [V] sabbath: keep the sabbath
|
|
dini tatil günü çalışmayan kimse |
|
|
dini tatil gününe ait |
|
|
geçirmek (tatil vb.) |
|
|
güneşli tatil beldesi |
|
|
resmi tatil |
- [N] bank holiday, holiday: public holiday, legal holiday, dies non
|
|
iş günü gibi tatil |
|
|
tatil geçirmek |
|
|
tatil günü |
- [N] rest day, sabbath, play-day
|
|
tatil olmak |
- [V] closed: be closed, intermit, recess
|
|
tatil olmak (meclis) |
|
|
tatil yapmak |
- [V] vacation: go for a vacation, holiday: have a holiday, holiday: take a holiday, holiday, vacation
|
|
tatil yeri |
|
|
yarım günlük tatil |
|
|
yıllık tatil |
|
|
adli tatil |
* period when the courts are closed. |
|
|
|