Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
racket Dinle! {'rækıt}
  • [N] raket, kar raketi, kar ayakkabısı, şamata, curcuna, cümbüş, eğlence, gürültü, telaş, velvele, şantajla para alma, haraç, şantaj, dolandırıcılık, meslek (Amer.), iş (Amer.)
  • [V] gürültü etmek, gününü gün etmek, hayatın tadını çıkarmak
racket i. raket.
racket i.
1. gürültü, patırtı, şamata.
2. k. dili hileli iş, düzenbazlık.
3. k. dili haraççılık.
4. argo meslek, iş.
racket , racquet

i. raket; Kuzey Amerikada kullanılan tabanı ağ örgülü kar kundurası; çoğ. dört duvara karşı sektirilerek oynanılan tenise benzer bir top oyunu.
racket i. gürültü, patırtı, şamata, velvele: karışıklık: k.dili haraççılık, para sızdırma düzeni: argo meslek, iş. rackety

s. gürültücü, şamatacı.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
Do I have to bring my own racket?
  • [PHR] raket: Kendi raketimi getirmem gerekiyor mu?
Is it possible to rent a tennis racket?
  • [PHR] raket: Tenis raketi kiralayabilir miyim?
kick up a racket
  • [V] gürültülü yapmak
stand the racket
  • [ID] suçu üstlenmek, sorumluluğu üstlenmek, masrafı üstlenmek, katlanmak, dayanmak, çekmek
racket about
  • [V] gününü gün etmek, hayatın tadını çıkarmak, eğlenip keyfine bakmak
tennis racket
  • [N] tenis raketi
badminton racket badminton raketi
tennis racket tenis raketi
do i have to bring my own racket kendi raketimi getirmem gerekiyor mu
is it possible to rent a tennis racket tenis raketi kiralayabilir miyim
kick up a racket gürültülü yapmak
racket about gününü gün etmek, hayatın tadını çıkarmak, eğlenip keyfine bakmak
stand the racket suçu üstlenmek, sorumluluğu üstlenmek, masrafı üstlenmek, katlanmak, dayanmak, çekmek
tennis racket tenis raketi i.