İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
ham |
{hæm}
- [N] jambon, artist, gösterişçi, acemi oyuncu, amatör radyocu
- [V] abartılı oynamak, rol kesmek
|
|
ham |
{hæm}
|
sl. |
ham |
{i.}, {f.} jambon, domuz budu; {çoğ.} kıç kaynağı, insanın kaynak ve oturma yeri; kaynak, but; dizin alt veya iç kısmı; tiyatro abartarak oynayan oyuncu; {k.dili} amatör radyo operatörü; {f.}, argo aşırı duygusal veya abartmalı bir şekilde oynamak. |
|
ham |
ham
häm
İsim
* jambon.
slang
* abartarak oynayan oyuncu.
Konuşma Dili
* amatör radyo operatörü.
Fiil, slang (D) hammed, hamming
* abartarak oynamak. |
|
ham |
jambon, domuz budu; {çoğ.} kıç kaynağı, insanın ka |
|
|
Türkçe » İngilizce  |
Yukarı  |
ham |
- [A] unripe, immature, raw, green, unrefined, crude, rude, virgin
|
|
ham |
1. unripe, green. 2. raw, crude, unrefined. 3. unrealistic {aims, ambitions, suggestions}. 4. unrefined {person}. 5. out of shape, out of condition, soft {from lack of exercise}.
ham besisuyu bot. sap.
ham ervah blunt and tactless person, insensitive and rude person.
ham teklif unacceptable suggestion. |
|
ham |
* unripe, green.
* raw, crude, unrefined.
* unrealistic {aims/ambitions/suggestions}.
* unrefined {person}.
* out of shape, out of condition, soft {from lack of exercise}. |
|
ham |
crude |
|
ham |
immature |
|
|
|