Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
bombalı saldırı |
|
|
denizden saldırı |
|
|
karşı saldırı |
- [N] counterattack, countercharge, riposte
|
|
nükleer saldırı |
|
|
önleyici saldırı |
|
|
saldır! |
|
|
saldırı |
- [N] attack, aggression, offensive, offense, raid, thrust, assault, charge, dash, invasion, offence (Brit.), onset, onslaught, pounce, scrimmage
|
|
saldırı |
|
Amer. fut. |
Bir saldırı bildirmek istiyorum. |
- [PHR] attack: I want to report an attack.
|
|
saldırı anı |
|
|
saldırı durumuna geçmek |
|
|
saldırı fırsatı |
|
|
saldırı halinde |
- [ADV] offensive: on the offensive
|
|
saldırı ile ilgili |
|
|
saldırı pozisyonunda |
|
|
saldırı saati |
|
|
saldırı sonucu olan |
|
|
savaş ilan etmeden yapılan ani saldırı |
|
|
sözle saldırı |
|
|
saldırı |
attack, assault; aggression; mil. offense.
saldırı silahları mil. offensive weapons.
saldırı teknesi assault boat.
saldırıya uğramak to be attacked, come under attack. |
|
|
|