ingilizce sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
www.ingilizce-sozluk.net
Online İngilizce - Türkçe Sözlük, İngilizce Sözlük, İngilizce Çeviri
Menü
Türkçe
İngilizce
Anasayfa
Son Aranan Kelimeler
En Çok Aranan Kelimeler
Araçlar
İletişim
Sonuçlar
Türkçe » İngilizce
Yukarı
v.oluştur:adj.binalarla dolu
built up
İngilizce » Türkçe
İlişkili Sonuçlar
Yukarı
deli dolu
1.
mezeci dükkânı. hazır yemek ve salata dükkânı. soğuk meze.
Türkçe » İngilizce
İlişkili Sonuçlar
Yukarı
acı dolu
[ADV]
sardonically
ağaç kökleri ile dolu
[A]
stubby
ağzına kadar dolu
[A]
brimful, chock-a-block, flush, overflowing: full to overflowing
ağzına kadar dolu kadeh
[N]
bumper
ağzına kadar dolu olmak
[V]
brim
arzu dolu bakış
[N]
ogle
arzu dolu bakmak
[V]
ogle
aşk dolu
[A]
loving, adoring, amative, amatory
balık dolu
[A]
fishy
beğeni dolu
[A]
admiring
bereket simgesi sayılan meyve vb. dolu boynuz
[N]
cornucopia
bilinmezlerle dolu
[A]
secretive
binalarla dolu
[A]
built up
bir madde ile dolu yer
[N]
plenum
boş atıp dolu tutmak
[ID]
drawing a bow at venture
cebi dolu
[A]
pretty: sitting pretty
çıplak kız resimleri ile dolu
[N]
girlie
çiçeklerle dolu
[ADV]
abloom
dedikoduyla dolu
[A]
newsy
deyimlerle dolu
[A]
idiomatic