Sonuçlar

Türkçe » İngilizce Yukarı
v.kızdır:adj.kızgın exasperated
v.kızdır:adj.kızgın incensed
v.kızdır:adj.kızgın infuriated

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
dudakları kenetlenmiş (kızgın)
  • [A] tight-lipped
kızgın
  • [A] hot, flaming, angry, pissed off (sl.), mad, red-hot, angry with, annoyed, ardent, baking, black, boiling, cross, dyspeptic, fervent, fierce, fiery, frowning, furious, glowing, hot-blooded, huffy, incensed, indignant, inflamed, irate, ireful, red, snappish, sore, tiff: in a tiff, vexed, wild, wroth, glow: in a glow, pet: in a pet
  • [ADV] hot, indignantly
kızgın bakış
  • [N] black looks, black look
kızgın bir sesle söylemek
  • [V] rasp
kızgın bir şekilde
  • [ADV] angrily, furiously
kızgın demir
  • [N] brand
kızgın demirle tahta işlemesi
  • [N] poker work
kızgın fil
  • [N] must
kızgın görünmek
  • [ID] wrath: look like the wrath of go
kızgın iken kırılan
  • [A] red-short
met.
kızgın kadın
  • [N] fury
kızgın olmak
  • [V] angry: be angry with smb., mad: be mad, wax: be in a wax
kızgın
1. red-hot, red or glowing with heat.
2. angry.
3. estral, in heat; in rut.

kızgın bulut cloud of volcanic smoke and ashes.

kızgın dam

prov. Turkish bath.

kızgın kızgın angrily.
kızgın * red-hot, red or glowing with heat. * angry. * estral, in heat; in rut.
kızgın kızgın * angrily.
v.kızdır:n.öfke anger
v.kızdır:adj.öfkelendirilmiş angered
e kızgın annoyed at
e kızgın annoyed with
kızdır enrage