Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
başkasına engel olarak |
|
|
beklenmedik engel |
|
|
büyümesine engel olmak |
|
|
engel atlamak |
|
|
engel çıkarmak |
- [N] damp: cast a damp over
|
|
engel çıkmazsa |
|
|
engel çubuğu |
|
|
engel koymak |
|
|
engelle karşılaşmak |
|
|
engel olan |
- [A] obstructive, disincentive, preclusive
|
|
engel olarak |
|
|
engel olma |
- [N] obstruction, disallowance, preclusion, blocking
|
|
engel olmamak |
- [ID] rein: give rein to, rein: give free rein to
|
|
engel (yarış) |
|
|
evlenmeye engel yakın akrabalık dereceleri |
- [N] degree: prohibited degrees
|
|
hiçbir engelle karşılaşmadan |
- [ADV] let: without let or hindrance
|
|
pistteki engel |
|
|
yolu kapatan engel |
|
|
yüzer kütüklerden oluşan engel |
|
|
engel |
1. obstacle, obstruction, hindrance, impediment, blockage; difficulty, drawback; handicap. 2. barrier, barricade. 3. sports hurdle.
engel çıkarmak to create difficulties.
engel olmak /a/ to obstruct, hinder, impede, block. |
|
|
|