| choice |
 {tʃɔıs}
- [A] seçkin, güzide, elit, seçme, üstün, kaliteli, kalburüstü
- [N] seçim, tercih, şık, seçenek, seçme, seçme hakkı, seçilen şey, seçkinler, seçkin sınıf
|
|
| at choice |
- [N] seçmece, istediği kadar
|
|
| by choice |
|
|
| for choice |
|
|
| from choice |
|
|
| right of choice |
|
|
| take one's choice |
|
|
| choice fruit |
|
|
| choice quality |
- [N] seçkin nitelikli, üstün kâliteli
|
|
| choice words |
- [N] dikkatle seçilmiş sözcükler, sert ve saldırgan dil
|
|
| Hobson's choice |
- [N] tek olasılık, tek seçenek
|
|
| ladies' choice |
|
|
| available choice |
kullanılabilir seçenek |
|
| choice |
i.
1. seçme, seçiş.
2. seçilen kimse/şey: He was our choice. Bizim seçtiğimiz oydu.
3. seçenek, şık, alternatif; çare: You´ve no other choice. Başka çaren yok. Won´t you give me another choice? Bana başka bir alternatif tanımaz mısınız?
s.
1. çok kaliteli, ekstra, lüks {sebze, meyve, et v.b.}.
2. iyi seçilmiş.
3. iğneli, kırıcı {söz}. |
|
| choice |
s. seçkin, güzide; mükemmel, üstün. choicely
z. seçkin bir şekilde. choiceness
i. seçkin oluş. |
|
| choice |
i. seçme, ayırma; tercih hakkı, seçim hakkı; seçilmiş kişi veya şey, tercih; diğerlerine tercih edilen şey; şık, ihtimal. by choice tercihli.Take your choice istediğinizi alınız. seçiniz. |
|
| choice |
seçim |
|
| Media choice |
Ortam seçimi |
|
| multiple choice selection list |
çok seçenekli liste |
|
| Operating System Choice |
İşletim Sistemi Seçeneği |
|
|
Türkçe
