ingilizce sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
www.ingilizce-sozluk.net
Online İngilizce - Türkçe Sözlük, İngilizce Sözlük, İngilizce Çeviri
Menü
Türkçe
İngilizce
Anasayfa
Son Aranan Kelimeler
En Çok Aranan Kelimeler
Araçlar
İletişim
Sonuçlar
Türkçe » İngilizce
Yukarı
n.test:v.test et:prep.test ederek
testing
Türkçe » İngilizce
İlişkili Sonuçlar
Yukarı
alay ederek
[ADV]
mockingly
altüst ederek aramak
[V]
delve among, delve
ayırt ederek
[ADV]
distinctly
gayret ederek
[ADV]
life: for dear life
lânse ederek iyi duruma getirmek
[ID]
jockey smb. into a position
gevezelik ederek zaman geçirmek
[V]
talk away
idare ederek
[ADV]
providently
idrak ederek
[ADV]
intellectually
kabul ederek
[ADV]
agreeably, approvingly
kâr ederek satmak
[V]
trade: sell to the trade
olayları tarihteki sellere mâl ederek açıklama
[N]
diluvium
perspektife dikkat ederek çizilmiş
[A]
perspectival, perspective
protesto ederek
[ADV]
indignantly
rica ederek
[ADV]
beseechingly, imploringly
sitem ederek
[ADV]
reprovingly
şok ederek
[ADV]
shocking
taklit ederek alay eden
[A]
burlesque
telefon ederek çağırmak
[V]
buzz
tenezzül ederek
[ADV]
condescendingly
tereddüd ederek
[ADV]
haltingly