listen |
{'lısən}
- [V] dinlemek, kulak asmak
|
|
listen carefully |
|
|
listen for |
|
|
listen in |
- [V] radyo dinlemek, telefonunu dinlemek, telefon dinlemek
|
|
listen in to |
|
|
listen to |
|
|
listen |
f. to -i dinlemek, -e kulak vermek. |
|
listen |
f. dinlemek, kulak vermek. listen in başkasının konuşmasını dinlemek, kulak misafiri olmak; radyo dinlemek. listening post düşman hattına yakın dinleme noktası. |
|
Listen |
Dinle |
|
listen in |
başkasının konuşmasını dinlemek, kulak misafiri olmak. |
|
listen to |
1. dinle. |
|
listen to reason |
mantığa kulak vermek. |
|
listen |
lis.ten
lîs'ın
Fiil
* [to] -i dinlemek, -e kulak vermek. |
|
listen in |
* başkasının konuşmasını dinlemek, kulak misafiri olmak. |
|
listen to reason |
* mantığa kulak vermek. |
|
listen |
dinlemek, kulak vermek. listen in başkasının konuş |
|
listen |
dinle |
|
listen in |
radyo dinle |
|
listen to |
dinle |
|
listen |
dinle |
|