gray , grey |
{s.}, {i.}, {f.} gri, kurşuni, kül rengi, boz; ağartılmamış {çamaşır}; kır, ağarmış; eski, yaşlı; gri giysili; {i.} kurşuni renkte hayvan veya şey; {f.} ağartmak, ağarmak. gray matter {tıb.} gri madde, {k.dili} beyin, akıl. gray wolf bozkurt. grayness {i.} grilik, bozluk. |
|
gray , grey |
gri, kurşuni, kül rengi, boz; ağartılmamış {çamaşı |
|
|