dizzy |
{'dızı}
- [A] baş döndürücü, baş: başı dönen, sersemlemiş, fırıl fırıl dönen, şaşkın, sersem, kuş beyinli
- [V] başını döndürmek, sersemletmek
|
|
fell dizzy |
- [V] baş: başı dönmek, gözü kararmak
|
|
I feel dizzy. |
- [PHR] baş: Baş dönmesi hissediyorum.
|
|
make dizzy |
|
|
dizzy spell |
|
|
dizzy |
s. 1. başı dönen, sersem, şaşkın, gözü kararmış. 2. baş döndürücü, sersemletici. |
|
dizzy |
s.
f. başı dönen, baş döndüren, sersem, şaşkın, gözü kararmış; baş döndürücü, sersemletici; düşüncesiz dikkatsiz; k.dili budala, kuş beyinli;
f. başını döndürmek, sersemletmek. dizziness
i. baş dönmesi, sersemlik. dizzily
z. sersemcesine,aptalca, aklı yerinde olmayarak. |
|
Dizzy |
Baş Döndürücü |
|
dizzy |
sersem |
|
dizzy |
diz.zy
dîz'i
Sıfat
* başı dönen, sersem, şaşkın, gözü kararmış.
* baş döndürücü, sersemletici. |
|
dizzy |
başı dönen, baş döndüren, sersem, şaşkın, gözü kar |
|
dizzy |
sersem |
|
dizzy |
v.başını döndür:adj.baş döndürücü |
|
dizzy |
sersem |
|
dizzy |
başı dönen |
|
dizzy |
baş döndürücü |
|
dizzy |
aptal |
|
dizzy |
başını döndürmek |
|
Dizzy |
Baş Döndürücü |
|
are you dizzy |
başınız mı dönüyor |
|
|